Football is for you & me, not for fucking industry

11 Eylül 2009 Cuma

Pollyanna, Fenerbahçeden uzak dur! -2-

Bölüm 2:
Ne yazmış NTV Tarih dergisinde Dr. Sertaç Kayserilioğlu?
“O günlerde bu paranın bir lirasına bile ihtiyacı olan Fenerbahçe Kulübü’nün bu davranışı kendisine çok yakışmıştı. Tabii bu Galatasaray sayesindeydi.”

Resim 2 NTV Tarih Sayı 7, Ağustos 2009

Ne bu uyduruk hikâyenin amacı? Araştırma yapmadan bir yerden copy paste yapıp yazı yazmış birisi, diğeri ise aynen yayınlamış… Neye hizmet ediyor bu yazı? Bu yalanı okuyanlar, gözleri dolacak ve ertesi sabahtan itibaren Fenerbahçe-Galatasaray rekabeti yüksek gerilim seviyesinden 9 volt pil seviyesine mi inecek? Ediz Hun-Belgin Doruk filmleri ve uyduruk, yapmacık konuşmalar ile büyüyen bir nesil o filmlerden sonra birbirine saygı mı duydu? Küfür bitti mi? Toplumumuzun günlük hayatı mı değişti? Masallarla ancak çocukların hayalleri değişir ama en fazla bir sene… Fenerbahçe – Galatasaray ezeli rekabeti Pollyanna böyle istedi diye acıklı, göz yaşartıcı palavra tarih hikâyeleri ile değişmez. Bu rekabete ve dostluğa hizmet edecekseniz yalanları değil gerçekleri yazın. Görün zor günde dayanışmanın kralı nasıl olurmuş? Tarihi çarpıtmak bu rekabete hakarettir. Bu yalan yağcılık Fenerbahçe ve Galatasaray’a hiçbir şey kazandırmaz. Biraz araştırsanız gerçeklere ulaşır ve rekabetin alkışa değer gerçek dayanışma örneklerine ulaşırsınız. Hadi siz araştırmadınız biz araştırdıklarımızı yazalım o zaman.

1/ Selanik Karmasının Türkiye’ye geleceği ve Fenerbahçe, Galatasaray, Pera takımları ile karma maçlar dahil olmak üzere çok sayıda maç yapacağı Fenerbahçe Kulübü’nün yanmasından üç ay önce bellidir. Hatta takım Nisan-Mayıs aylarında beklenir. Ancak bazı sorunlar dolayısıyla ancak Haziran ayında gelir. (Bknz: Resim 3, 4 ve 5 –mavi bölge-)

2/ Tüm maçların kadroları maçtan bir gün önce ve maç sabahı çıkan günlük gazetelerde yazılıdır. Hatta haftalık spor dergisi Türk Spor ilk maçtan 3-4 gün önce yaklaşık kadroları yazar. Yani kadro çıkartamayan Fenerbahçeliler soyunma odasında üzgün beklerken odanın kapısı açılıp Aslan Nihat (GS) ve 5 arkadaşının gelip “Bu kara gününüzde sizi yalnız bırakamazdık, bizi kabul ederseniz Fenerbahçe forması ile oynamaya hazırız” dedikleri palavrası hem Galatasaray tarihine hem de Fenerbahçe tarihine hakarettir. (Bknz: Resim 6 ve 7)

3/ Selanik Karması ile oynanan ilk maç Fenerbahçe Stadı’nda yapılmış ve 2-1 bitmiştir. O maçın skoru NTV Tarih dergisinde yayınlandığı gibi 4-0 değil 2-1’dir ve hâsılatı Selanik takımının masrafları çıktıktan sonra Fenerbahçe-Galatasaray arasında paylaşılmıştır. 4-0 biten ve hâsılatı bağışlanan maç daha sonra Taksim Stadı’nda oynanmıştır. (Bknz: Resim 5 ve 8)

4/ Selanik Karması (muhtelidi) İstanbul’da iki kez Fenerbahçe-Galatasaray karması ile oynamış. Birer kez ise Pera ve Fenerbahçe takımları ile karşılaşmıştır. Ayrıca İzmir’de maçlar yapmıştır. (Bknz. Resim 9)

5/ Galatasaray – Fenerbahçe karması ile Selanik Karması arasında oynanan 2.maç Taksim stadındadır. Ve maç 1-0 biter. Maçı 9000 seyirci izler ve 6,800 Lira hâsılat elde edilir. Selanik takımına 100 Lira verilir. Stad kirası, masraflar, yasal kesintiler çıktıktan sonra kalan Galatasaray-Fenerbahçe arasında paylaşılır. Ancak bu maç için karma maçtan çok Fenerbahçeden 2-3 takviyeli Galatasaray demek daha uygun düşebilir. (Bknz:Resim 10 ve 11)

6/ Selanik Muhtelidi’nin İzmir’e hareket etmesinden önce “İstanbul Halkevi İçtimai Yardım Şubesi’nin İstanbul Fakirlerine tevzi” amaçlı son bir maç yapması Heyeti terbiye tarafından ayarlanır. Maç Selanik Muhtelidi’nin İzmir dönüşünde Taksim Stadı’nda yapılacaktır. Yani Fenerbahçe elbette tek kuruş kazanmayacağı bir maça çıkarak büyük bir özveride bulunmuştur. Ancak sanki hâsılat kendisine kalmış ve sonra Kızılay’a vermiş gibi bir durumda yoktur. Zira maç bu yüzden Taksim Stadı’nda oynanmıştır. Ve Selanik Karması ile oynanan en az seyircili ve en düşük hâsılatlı maç budur. Çünkü Selanik takımının aslında 2.küme takımı olduğu ve Yunan Hükümetinden izinsiz geldiği, Selanik’i temsil etmediği ortaya çıkmıştır. Yardım amaçlı olduğu ve elden biletler satıldığı için maç iptal edilmemiş ve Yunanlılar o gece memleketlerine döneceklerinden 30 ar dakikalık iki devre oynanan bu maçı Fenerbahçe 4-0 kazanmıştır. Selanikliler Pera takımından 4 takviye alırken Fenerbahçe’de sadece Aslan Nihat (GS) takviye olarak 11 kişilik kadroda yer almıştır. Karma maçlarda sahaya farklı bir forma ile çıkmak yerine iki kez Fenerbahçe bir kez Galatasaray forması ile sahada yer alınmıştır. Bu son maçın 950 lira tutan hâsılatının vergiler çıktıktan sonra kalan kısmından 50 lirası Selanik takımına verilmiş kalan 800 Lira civarındaki para yardım için kullanılmıştır. (Bknz:Resim 5 Kırmızı Bölge, 12 ve 13 , 14 , 15)

Gerçek olmayan, uydurulmuş hikâyeleri, süslenmiş kahramanlıkları, dramatik anlatımları tarihin içine serpiştirmek Pollyannacılıktır. Tarih değildir. Gerçek değildir. Fenerbahçe – Galatasaray dostluğuna ilişkin o dönemden bir örnek vermek isterseniz yalan hikâyeler uydurmak yerine gerçeklere bakmanız yeterli olur. Ve iyi bir araştırma yapmalısınız. Daha önce uydurulmuş hikayeleri copy paste yapmakla aslında kendi güvenilirliğinize zarar verirsiniz. Fenerbahçe - Galatasaray dayanışması ve rekabeti hep olmuştur olacaktır. Bu konuyu merak ederseniz bizi okumaya devam ediniz lütfen.
Bölüm 2 Resimleri: Tıklayın--> 1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - 11 - 12 - 13 - 14 - 15

8 Eylül 2009 Salı

Raporlar tam, gömün çocuğu!


http://www.fasulyeden.com/ dan alınmıştır.


Fenerbahçe Futbol Okulu öğrencilerinden Ali Duran Örnek antreman sırasında göğsüyle kontrol ettiği bir topun ardından yere yığıldı. Hastaneye yetiştirilmeye çalışılan minik kardeşimiz ne yazık ki kurtarılamadı ve bu küçük yaşında Fenerbahçe formasını kendisine kefen yaptı. Minik kardeşimize Allah’tan rahmet, kederli ailesine de –her ne kadar yetersiz de olsa- başsağlığı dileriz. Bu büyük acının yanında lafı edilir mi bilmiyorum, ancak kulüp yönetiminin yaptığı açıklama da başka bir üzüntü nedeni olarak fenerbahce.org sayfasının tarihe düştüğü notlardan birisi olarak yerini aldı.
Resmi siteden duyrulan haberde Fenerbahçe yönetimi –bizim de yaptığımız gibi- futbolcuya rahmet, ailesine de başsağlığı diledi dilemesine ama hemen ardından eklediği “Fenerbahçe Spor Kulübü’nde, Futbol Spor Okullarında Futbol eğitimi gören tüm öğrencilerimiz gibi Ali Duran Örnek’in de doktor raporu, ailesinin futbol eğitimini kulübümüzde sürdürmesine muvafakat eden belgeleri başvuru dosyasında mevcuttur.” cümlesi kafalarımızda sağlam bir “Nasıl ya?” şaşkınlığı bırakmış oldu.
...yazının devamı ve yorumlar için tıklayınız...
Bu konuda başka bloglarda çıkan yazılar.