Football is for you & me, not for fucking industry

5 Aralık 2009 Cumartesi

Peki peki anladık, her şeyi sen bilirsin!

Futboldan sen anlarsın.

Basketbolu sen bilirsin.

170.000 kartınla 90.000 hattınla sen neymişsin be abi?!?!

O kartlar ve hatlar üzülüp ağlayabilir mi?

Bizim hattımız yok kartımız yok, sadece kan ağlıyoruz...

Teşekkürler başkan, bu takım senin eserin biliyoruz, çünkü her şeyden sen anlarsın!

Her maç sonrası susup 10 hafta sonra "kulüpler birliği başkanlığından istifa etmek" nedir?
Fenerbahçe'nin haklarını her maç sonrası savunamayacaksanız neden o koltukta oturuyordunuz? Şimdi koltuk sallantıya girince mi manevra yapmak, gündem değiştirmek aklınıza geldi. Bu istifanızı ancak sizin her dediğinizi yemeyi adet edinmiş tebaanız yer, biz yemeyiz.

Mayıs 2006 sonrası kaçmayacaktınız, istifalarla yürüyüp uzamayacaktınız. Hesap mı soracaksınız sayın Aziz Yıldırım? O zaman önce hesap vereceksiniz:
- 2006 Mayısı'nda ne oldu?
- Neden istifa ettiniz?
- Neden geri döndünüz?
- O günden bu yana neden gıkınızı çıkaramadınız?
- Neyin bedelini ödedik 2006 da? Ya da siz neyin bedelini ödediniz Fenerbahçe üzerinden?

8 hafta üst üste kazanırken ama takım sahada dökülürken ve hakemler yine hata yaparken neden sustunuz? Sonrasında Galatasaray maçı hariç sürekli kaybederken ve hakemler hata üstüne hata yaparken neden sustunuz? Kulüpler birliği başkanı olmak bunu gerektiriyorsa "neden Fenerbahçe başkanısınız"? Bizim haklarımızı 2006 dan bu yana savunamadınız, sustunuz, şimdi kongrede verdiğiniz söz kapınıza yaslanınca "esip gürlemek" nedir?

Savaş başlıyormuş! Komutana bakın. İlk fırsatta kulüp başkanlığından istifa etti 2006da. Şimdi de birlikten. Neyin birliği ise???

3 Aralık 2009 Perşembe

Kimi kandırdınız şimdi?

Geçtiğimiz aylarda NTV Tarih Dergisi'nde çıkan ve Dr. Sertaç Kayserilioğlu imzalı bir yazı içeriği ve müzemizde sergilenen bir forma hakkında yazılarımız olmuştu.

Yazıları okumak için tıklayınız 1 tıklayınız 2

Hatta NTV Tarih Dergisi'ne yazdığı yazının içeriği ile alakalı olarak Müze Kurulu başkanı Sayın Kayserilioğlu ile görüşmüş ve kendisinden en kısa zamanda "düzeltme" yapacağına dair söz almıştık. Hemen aynı gün müzede sergilenen forma konusunda kendisi "evet haklısınız, hata yapmışız" diyerek müzedeki cansız manken üzerinden formayı çıkarttırmıştı. Biz de kendisine teşekkür edip hem blogda yayınlamış hem de kulübümüze bir faks yollayarak teşekkürümüzü iletmiştik. Tüm bu süreç içinde çok sayıda kişi sözlü ve yazılı olarak Dr. Kayserilioğlu hakkında eleştiri yapmıştı. Biz yüz yüze yapılan görüşme sonrası verilen söz ve gözümüzün önünde mankenden çıkarılan forma sonrası "HATADAN DÖNEBİLMEK ERDEMDİR" demiştik.
03.12.2009 Perşembe. NTV Tarih dergisi görüşmemizden sonra ikinci sayısını çıkarttı ancak bir "düzeltme metni" yok. Bugün müzeye uğradık. Biz oradayken mankenden çıkarılan t-shirt yine manken üzerine giydirilmiş ve müzede. Sayın Kayserilioğlu kimi kandırdınız? Bizi mi yoksa Fenerbahçe camiasını mı? Emekleriniz için teşekkür ederiz ama siz Fenerbahçe'nin müze kurulu başkanlığını yapmayı asla hak etmiyorsunuz! Önümüzdeki günlerde Galatasaray müzesi yeni binasına taşınıp açılıyor. Forma diye yutturmaya çalıştığınız t-shirt ü alın oraya götürün. Onlar alışkın bu kandırmacalara. Sergilerler.
Dr.Kayserilioğlu sözlerini tutsun ve gereğini yapsın diye son bir kez o t-shirtün resmini koymadan bu yazıyı yazıp bekliyoruz !

30 Kasım 2009 Pazartesi

Fenerbahçe Azizbahçe olamaz!


İşte kurumsal Fenerbahçe. Taraftar kimin umurunda ?

Sen kulübüne ne kadar para veriyorsun onu söyle.
Paran mı yok ?!?! O zaman defol.
İşte Azizbahçe bu resimlerdir.

Saha kapanır, seyircisiz bir değil on maç da oynanır. Ama o tribünleri o iki aşağılık slogan ile donatan zihniyetin şarap çanağına tüküreyim. Aziz bey bu ülkede 1932 ve 1983 yıllarında iki kez kendi parasıyla stad yapan ilk ve tek kulüp Fenerbahçedir. Senin döneminde yapılan stad ne ilktir ne de son olacaktır. Bu ülkede çim sahada antreman yapan ilk kulüp Fenerbahçedir. Gecekondularla çevrili Samandıra ne ilktir ne de tektir. Bu kulübün gerçek sahibi HALKTIR, TARAFTARDIR. Senin kartında, hattında değil. Kartını al hattına sok ve git !


Endüstriyel sporun kalesi Azizbahçeye rağmen
İNADINA FENERBAHÇE, İNADINA TARAFTAR !


Aziz Yıldırım sayesinde endüstriyel sporun kalesi olmuş, vahşi kapitalizmin her aşamasının alçakca uygulandığı, gittikçe halktan kopartılan Fenerbahçe maç kazandı diye sevinmeye, yenildi diye üzülmeye vakit yok. Bu işgal ve işgali gerçekleştiren zihniyet Fenerbahçeyi bitiriyor. Fenerbahçe tribünleri Fenerbahçelilere, Fenerbahçe takımları halka yasaklanıyor. Kurumsallık adı altında Fenerbahçe sevdalıları uzaklaştırılıyor. Kalanlar ise bir elin parmakları kadar.
Fenerbahçe Spor Kulübü sim karta, plastik karta ve kongrede atılabilecek bir oya teslim ediliyor. Fenerbahçe sadece 15000 kongre üyesi, yalanlarla arttırılmış 90000 Fenercell hat sahibi ve 170000 kart sahibinindir. Gerisi skorlara sevinmesin, üzülmesin.
Uyanın millet, Fenerbahçemiz yok ediliyor !